



Bağışıklık Sistemi ve Multivitaminler
A vitamini:
COVID-19 tedavisinde A vitamininin kullanımına ilişkin mevcut veri olmamasına rağmen, A vitamini uzun süredir kızamık tedavisinde yardımcı tedavi olarak kullanılmaktadır ve kullanımı kızamık ilişkili pnömonide morbidite ve mortalitede azalma ile ilişkilendirilmiştir. A vitamini eksikliği, humoral ve hücre aracılı bağışıklığın bozulması ile ilişkili olabilir ve hafif A vitamini eksikliği bile kızamık ve diğer viral solunum yolu enfeksiyonlarından kaynaklanan morbiditenin artmasına neden olabilir1. Ancak COVID-19 karşı koruyucu bir etkisi olup olmadığı bilinmemektedir.
B1 vitamini (Tiamin):
Tiamin bağışıklık sistemi işlevini iyileştirebildiği ve tip-2 diyabet, kardiyovasküler hastalık, yaşlanmaya bağlı bozukluklar, böbrek hastalığı, kanser, zihinsel bozukluklar ve nörodejeneratif bozukluk riskini azalttığı gösterilmiştir2. Tiamin eksikliği kardiyovasküler sistemi etkiler, nöroinflamasyona neden olur, inflamasyonu artırır ve anormal antikor yanıtlarına yol açar. SARS-CoV-2 virüsünü ortadan kaldırmak için antikorlar ve en önemlisi T hücreleri gerekli olduğundan, tiamin eksikliği potansiyel olarak yetersiz antikor yanıtlarına ve ardından daha şiddetli semptomlara neden olabilir. Bu nedenle, yeterli tiamin seviyelerinin SARS-CoV-2 enfeksiyonu sırasında uygun bağışıklık tepkilerine yardımcı olması muhtemeldir. Ek olarak, COVID-19 semptomları, yüksek irtifa hastalığında gelişen akciğer ödemine çok benzerdir. Tiamin ayrıca bir karbonik anhidraz izoenzim inhibitörü olarak işlev görerek yüksek irtifa hastalığında olduğu gibi, COVID-19’un erken aşamalarında hipoksiyi potansiyel olarak sınırlayabilir ve hastanede kalmayı azaltabilir. B1 vitaminin COVID-19 hastalarının tedavisine katkıda bulunup bulunmadığını belirlemek için daha fazla araştırma yapılması gerekmektedir.
B2 Vitamini (Riboflavin):
UV ışığı ile birlikte riboflavin, DNA ve RNA gibi nükleik asitlerde geri dönüşü olmayan hasara neden olarak mikrobiyal patojenlerin kopyalanmasını engeller. Riboflavin ve UV ışığının MERS-CoV virüsüne karşı etkili olduğu daha önceki çalışmalarda gösterildi, bu durum SARS-CoV-2’ye karşı faydalı olabileceğini düşündürdü2. Riboflavin-UV, SARS-CoV-2’nin bulaşıcı titresini insan kanında ve plazma ve trombosit ürünlerinde tespit sınırının altına düşürmüştür. Bu durum COVID-19’un transfüzyonla bulaşma riskinin bir kısmını hafifletebilir ve kritik derecede hasta COVID-19 hastaları için kan ürünlerindeki diğer patojenleri azaltabilir.
B3 Vitamini (Nikotinamid, Niasin):
Niasin, kronik sistemik inflamasyon sırasında hayati önem taşıyan NAD ve NADP’nin bir yapı taşı görevi görür. NAD+, çeşitli metabolik yolaklarda bir koenzim görevi görür ve artan seviyeleri, çok çeşitli patofizyolojik koşulları tedavi etmek için gereklidir. NAD+, inflamasyonun erken aşamalarında salınır ve proinflamatuar sitokinleri, IL-1β, IL-6 ve TNF-α’yı azalttığı bilinen immünomodülatör özelliklere sahiptir3. Son kanıtlar, IL-6’nın azaltılmasının COVID-19 hastalarında inflamatuar fırtınayı kontrol etmeye yardımcı olabileceğini göstermektedir. Bu nedenle IL-6 yükselten sambucus nigra (kara mürver) gibi takviyelerin bu dönemde kullanılması önerilmez. Hasta olmadan önce kullanmak, hasta olunca bırakmak gibi bir mantık çok doğru değildir. Sambucusun IL-6 düzeyinde yaptığı artış etkisinin ilacın bırakılması ile ne kadar süre içerisinde normale döneceği ile ilgili net bilimsel veriler yoktur4. Ayrıca, niasin, nötrofil infiltrasyonunu azaltır ve ventilatör kaynaklı akciğer hasarı olan hastalarda anti-inflamatuar bir etki gösterir. Ayrıca nikotinamid, viral replikasyonu azaltır ve vücudun savunma mekanizmalarını güçlendirir. Niasinin akciğer koruyucu ve bağışıklığı güçlendirici rolleri dikkate alındığında, COVID-19 hastaları için yardımcı bir tedavi olarak kullanılabilir.
B5 Vitamini (Pantotenik asit):
Pantotenik asit, kolesterol ve trigliserid düşürücü özellikler dahil olmak üzere bir dizi fonksiyona sahiptir, yara iyileşmesini iyileştirir, inflamasyonu azaltır ve zihinsel sağlığı iyileştirir. Pantotenik asidin bağışıklık sistemi üzerindeki etkilerini gösteren sınırlı çalışmalar vardır. Bu nedenle COVID-19 için özel bir fonksiyonu şu an için bilinmemektedir.
B6 Vitamini (Piridoksal 5′-fosfat, Piridoksin):
Piridoksal 5′-fosfat (PLP), aktif bir piridoksin formudur ve immün düzensizliğe yol açan çeşitli enflamatuar yollarda önemli bir kofaktördür. PLP, kronik enflamatuar koşullarda plazma IL-6 ve TNF-a ile ters bir ilişkiye sahiptir. İnflamasyon sırasında, PLP’nin kullanımı artar, bu durumda PLP’nin azalmasına neden olur. Yüksek inflamasyona sahip COVID-19 hastalarında PLP eksikliği görülebilir. Tip-2 diyabet, kardiyovasküler hastalığı olan hastalar ve yaşlılar gibi daha riskli hastalarda düşük PLP seviyeleri, görülmüştür. COVID-19 hastaları arasında bağışıklık disregülasyonu ve koagülopati riskinin arttığı da kaydedilmiştir. Yakın tarihli çalışmada, PLP desteğinin bağışıklık yanıtlarını düzenleyerek, proinflamatuar sitokinleri azaltarak, endotel bütünlüğünü koruyarak ve hiper-pıhtılaşmayı önleyerek COVID-19 semptomlarını hafiflettiği ileri sürülmektedir. Aslında, otuz yıl önce PLP düzeylerinin trombosit agregasyonu ve kan pıhtısı oluşumundaki anormallikleri azalttığı bilimsel çalışmalarda gösterilmiştir. Son zamanlarda Victoria Üniversitesi’ndeki araştırmacılar, B6 vitamininin (B2 ve B9’un yanı sıra), makrofajları ve monositleri deaktive edebilen ve antijen sunan hücreleri ve T hücrelerini inhibe edebilen güçlü bir anti-inflamatuar ve immünsüpresif bir sitokin olan IL-10’u düzenlediğini bildirdi . COVID-19 hastaları genellikle virüse aşırı bir T hücre yanıtı ve proinflamatuar sitokin salgılaması oluşturarak yanıt verir. PLP, bazı COVID-19 hastalarının maruz kaldığı sitokin fırtınasını ve iltihaplanmayı azaltmaya katkıda bulunabilir2.
B9 vitamini (folik asit, folat):
Folat, DNA ve protein sentezi ve adaptif bağışıklık tepkisi için gerekli bir vitamindir. Furin, bakteriyel ve viral enfeksiyonlarla ilişkili bir enzimdir ve enfeksiyonların tedavisi için umut verici bir hedeftir. Son zamanlarda, folik asidin furini inhibe edebildiği, SARS-CoV-2 spike proteini tarafından bağlanmayı önlediği, hücre girişini ve virüs döngüsünü önlediği kaydedildi. Bu nedenle folik asidin erken evrelerde COVID-19 ile ilişkili solunum yolu hastalığının tedavisinde faydalı olabileceği öne sürüldü. Bu nedenle folik asit, COVID-19’un yönetimi için terapötik bir yaklaşım olarak kullanılabilir.
B12 Vitamini (kobalamin):
B12 vitamini, kırmızı kan hücresi sentezi, sinir sistemi sağlığı, miyelin sentezi, hücresel büyüme ve DNA’nın hızlı sentezi için gereklidir. Vitamin B12, bağırsak mikrobiyotasının bir modülatörü olarak görev yapar ve düşük B12 seviyeleri metilmalonik asit ve homosisteini yükseltir, bu da artmış inflamasyon, reaktif oksijen türleri ve oksidatif stres ile sonuçlanır. Hiperhomosisteinemi, endotel disfonksiyonuna, trombosit aktivasyonuna ve pıhtılaşmaya, megaloblastik anemiye, miyelin kılıf bütünlüğünün bozulmasına ve azalmış immün yanıtlara neden olur. Ek olarak, B12 eksikliği solunum, gastrointestinal ve merkezi sinir sistemlerinde bozukluklara neden olabilir. Şaşırtıcı bir şekilde, yakın tarihli bir çalışma, metilkobalamin takviyelerinin COVID-19 ile ilişkili organ hasarını ve semptomlarını azaltma potansiyeline sahip olduğunu göstermiştir. Singapur’da yapılan bir klinik çalışma, B12 vitamini takviyesi (500 μg), D vitamini (1000 IU) ve magnezyum verilen COVID-19 hastalarının COVID-19 semptom şiddetini azalttığını ve takviyelerin oksijen ve yoğun bakım desteğine olan ihtiyacı önemli ölçüde azalttığını göstermiştir.
D vitamini:
Daha önceki çalışmalar d vitamini yetersizliğinin bağışıklık sistemini olumsuz etkilediğini göstermişti. FEBS Journal’da yayınlanan bir çalışma düşük plazma D vitamini düzeylerinin COVID-19 enfeksiyonu ve hastaneye yatış için bağımsız bir risk faktörü olduğunu göstermiştir. Büyük popülasyonda yapılan (7807 Hasta) çalışmada, COVID-19 pozitif hastaların, büyük bir oranının düşük plazma D vitamini konsantrasyonlarına sahip olduğu bulundu5. Çalışma ayrıca düşük plazma D vitamini seviyelerinin, COVID-19 enfeksiyonu için hastaneye yatma olasılığının artmasıyla ilişkilendirdi. Hastalar için D vitamini ile ilgili bazı öneriler yayınlandı.
· Güneş yanığından kaçınmaya özen göstererek cildi günde 15-30 dakika doğrudan güneş ışığına maruz bırakmak
· D vitamini düzeyini optimum seviyede korumak için günlük 400-1000 IU D vitamini takviyesi almak
· Plazma D vitamini düzeyinin izlenmesi
D vitamini düzeyiniz 12ng/mL altında dahi olsa çok yüksek doz D vitamini tedavisi önerilmez. Bu hastalar için 50.000 her hafta olacak şekilde yükleme dozu önerilir. Herşeyin fazlası zararlıdır. Sizin için uygun olan doz için muhakkak doktorunuza ve eczacınıza danışın.
C vitamini:
C vitamininin bağışıklığa olan katkısı çok uzun bir zamandır bilinmektedir. Çok sayıda fizyolojik reaksiyon için antioksidan ve kofaktörtür. Konakçı savunmasını enfeksiyona karşı destekler ve konakçı hücreleri enfeksiyon kaynaklı oksidatif strese karşı koruyabilir. C vitamini düzeyi enfeksiyon sırasında azalır. 29 çalışmanın (n = 11.306) 2013’de yapılan bir meta-analizi, düzenli olarak C vitamini takviyesi (en az 200 mg/gün) alan yetişkinlerde soğuk algınlığı semptomlarının süresinde azalma olduğunu göstermiştir6.
Çinko:
Bazı sistematik derlemelerde çinko, soğuk algınlığı semptomlarının süresi ve şiddetinde bir azalma sağladığı gösterildi. Ancak bir başka çalışma ise 75 mg yüksek dozlarda bu etkiye yol açtığı, daha düşük dozlarda bağışıklık için çok fazla bir etkisi olmadığını gösterdi7. Ancak yüksek dozlarda kötü tat ve bulantıya yol açması nedeni ile önerilmez. Günlük alınması gereken dozlarda almakta fayda vardır.
Bu dönemde bağışıklığı korumak için özellikle sağlıklı beslenemeyen bireylerin multivitamin takviyesi alması oldukça önemlidir. Multivitamin takviyelerinin içerisinde çok az miktarlarda C ve D vitamini vardır. Ancak bağışıklık sistemini desteklemek için günlük en az 200 mg C ve 400 IU D vitamini alınması gerekmektedir. Bu nedenle eksikleri tamamlamak ve COVID-19 karşı bağışıklık sistemini desteklemek adına C ve D vitamini takviyesi almakta fayda vardır.
1. Hussey GD, Klein M. A randomized, controlled trial of vitamin A in children with severe measles. N Engl J Med. 1990;323(3):160-164.
2. Shakoor H, Feehan J, Mikkelsen K, et al. Be well: A potential role for vitamin B in COVID-19. Maturitas. August 2020.
3. Mikkelsen K, Stojanovska L, Prakash M, Apostolopoulos V. The effects of vitamin B on the immune/cytokine network and their involvement in depression. Maturitas. 2017;96:58-71.
4. Barak V, Halperin T, Kalickman I. The effect of Sambucol, a black elderberry-based, natural product, on the production of human cytokines: I. Inflammatory cytokines. Eur Cytokine Netw. 12(2):290-296.
5. Merzon E, Tworowski D, Gorohovski A, et al. Low plasma 25(OH) vitamin D level is associated with increased risk of COVID‐19 infection: an Israeli population‐based study. FEBS J. August 2020
6. Hemilä H, Chalker E. Vitamin C for preventing and treating the common cold. Cochrane database Syst Rev. 2013;(1):CD000980.
7. Hemilä H. Zinc lozenges may shorten the duration of colds: a systematic review. Open Respir Med J. 2011;5:51-58.
Bağışıklık Sisteminizi Arttırmak İçin En İyi vitamin Takviyeleri;
Bağışıklık sisteminiz, vücudunuzu virüsler, toksinler ve bakteriler de dahil olmak üzere istilacı patojenlere karşı sürekli olarak savunan karmaşık bir hücre, süreç ve kimyasal koleksiyonundan oluşur (Kaynak 1, Kaynak 2).
Bağışıklık sisteminizi yıl boyunca sağlıklı tutmak enfeksiyon ve hastalığı önlemenin anahtarıdır. Besleyici yiyecekler tüketerek ve yeterli uyku ve egzersiz yaparak sağlıklı yaşam tarzı seçimleri yapmak bağışıklık sisteminizi güçlendirmenin en önemli yoludur.
Ek olarak, araştırmalar bazı vitaminler, mineraller, otlar ve diğer maddelerle takviyenin bağışıklık tepkisini iyileştirebileceğini ve hastalığa karşı potansiyel olarak koruyabildiğini göstermiştir.
Bununla birlikte, hiçbir takviyenin hastalığı tedavi edemeyeceğini veya önleyemeyeceğinin bilinmesi gerekir.
2019 koronavirüs COVID-19 pandemisi ile, sosyal mesafe ve uygun hijyen uygulamaları dışında hiçbir ek, diyet veya diğer yaşam tarzı değişikliğinin sizi COVID-19’dan koruyamayacağını anlamak önemlidir.
Şu anda, hiçbir araştırma özellikle COVID-19’a karşı koruma sağlamak için herhangi bir ekin kullanımını desteklememektedir.
Bunun yerine, bu makale genel olarak bağışıklık sistemi savunmasını artırabilecek iyi araştırılmış takviyeler hakkında bilgi sağlar.
Soğuk algınlığı gibi, bazıları sadece küçük semptomlara neden olan – genellikle ciddi, bazen ölümcül semptomlarla sonuçlanan COVID-19’un aksine birçok koronavirüs tipi olduğuna dikkat edin.
İşte bağışıklık arttırıcı potansiyeli ile bilinen 15 takviye.
Pinterest’te paylaş
-
D Vitamini
D vitamini, bağışıklık sisteminizin sağlığı ve çalışması için gerekli olan yağda çözünen bir besindir.
D vitamini, bağışıklık savunmanızın önemli parçaları olan beyaz kan hücreleri olan monositlerin ve makrofajların patojen mücadele etkilerini arttırır ve bağışıklık yanıtını arttırmaya yardımcı olan iltihabı azaltır (Kaynak 3).
Birçok insan bağışıklık fonksiyonunu olumsuz yönde etkileyebilecek bu önemli vitaminte yetersizdir . Aslında, düşük D vitamini seviyeleri, grip ve alerjik astım dahil olmak üzere üst solunum yolu enfeksiyonu riskinde artış ile ilişkilidir (Kaynak 4).
Bazı çalışmalar, D vitamini takviyesinin bağışıklık tepkisini iyileştirebileceğini göstermektedir. Aslında, son araştırmalar bu vitaminin alınmasının solunum yolu enfeksiyonlarına karşı koruyabileceğini düşündürmektedir.
11.321 kişide yapılan randomize kontrol çalışmalarının 2019 yılında gözden geçirilmesinde, D vitamini takviyesi , bu vitamin eksikliği olan kişilerde solunum yolu enfeksiyonu riskini önemli ölçüde azalttı ve yeterli D vitamini seviyesi olanlarda enfeksiyon riskini azalttı ( Kaynak 5 ).
Bu genel bir koruyucu etki gösterir.
Diğer çalışmalar, D vitamini takviyelerinin, hepatit C ve HIV de dahil olmak üzere belirli enfeksiyonları olan kişilerdeki antiviral tedavilere yanıtı artırabileceğini belirtmektedir.( Kaynak 6, Kaynak 7, Kaynak 8).
Kan seviyelerine bağlı olarak, günde 1000 ila 4.000 IU takviye D vitamini çoğu yerde çoğu insan için yeterlidir, ancak daha ciddi eksiklikleri olan kişiler genellikle daha yüksek dozlar gerektirir ( Kaynak 4).
ÖZET
D vitamini bağışıklık fonksiyonu için gereklidir. Bu vitaminin sağlıklı seviyeleri, solunum yolu enfeksiyonu riskinizi azaltmaya yardımcı olabilir.
-
Çinko
Çinko, bağışıklık sisteminizi güçlendirmek için pastiller gibi diğer sağlık ürünlerine takviye olarak eklenen yaygın bir mineraldir. Bunun nedeni çinkonun bağışıklık sistemi fonksiyonları için gerekli olmasıdır.
Çinko , bağışıklık hücresi gelişimi ve iletişimi için gereklidir ve enflamatuar yanıtta önemli bir rol oynar.
Çinko eksikliği, bağışıklık sisteminizin düzgün çalışma yeteneğini önemli ölçüde etkiler ve pnömoni dahil olmak üzere enfeksiyon ve hastalık riskinde artışa neden olur ( Kaynak 9, Kaynak 10).
Çinko eksikliği dünya çapında yaklaşık 2 milyar kişiyi etkilemektedir ve yaşlı erişkinlerde çok yaygındır. Aslında, yaşlı yetişkinlerin% 30’una kadarı bu besin maddesinde eksik olarak kabul edilir (Kaynak 11).
Çok sayıda çalışma, çinko takviyelerinin soğuk algınlığı gibi solunum yolu enfeksiyonlarına karşı koruyabileceğini ortaya koymaktadır ( Kaynak 12 , Kaynak 13 ).
Dahası, çinko takviyesi zaten hasta olanlar için yararlı olabilir.
2019 yılında, akut alt solunum yolu enfeksiyonu nedeniyle hastanede yatan 64 çocukta yapılan bir araştırmada , günde 30 mg çinko almak, toplam enfeksiyon süresini ve hastanede kalış süresini bir plasebo grubuna kıyasla ortalama 2 gün azalttı ( Kaynak 14 )
Ek çinko ayrıca soğuk algınlığının süresini azaltmaya yardımcı olabilir (Kaynak 15).
Uzun süreli olarak, günlük olarka üst sınırı 40 mg olmak kaydıyla alınan elementel çinko genelvolarak sağlıklı yetişkinler için güvenlidir. ( Güvenilir Kaynak 9)
Aşırı dozlar, bakır emilimini engelleyebilir ve bu da enfeksiyon riskinizi artırabilir.
ÖZET
Çinko ile takviye, solunum yolu enfeksiyonlarına karşı korunmaya yardımcı olabilir ve bu enfeksiyonların süresini azaltabilir.
-
C Vitamini
C vitamini , bağışıklıktaki önemli rolü nedeniyle belki de enfeksiyona karşı korunmak için alınan en popüler takviyedir.
Bu vitamin çeşitli bağışıklık hücrelerinin işlevini destekler ve enfeksiyona karşı koruma yeteneklerini geliştirir. Ayrıca, eski hücreleri temizleyerek ve bunları yenileriyle değiştirerek bağışıklık sisteminizin sağlıklı kalmasına yardımcı olan hücresel ölüm için de gereklidir (Kaynak 16, Kaynak 17).
C vitamini ayrıca, serbest radikaller olarak bilinen reaktif moleküllerin birikmesiyle ortaya çıkan oksidatif stresin neden olduğu hasara karşı koruyan güçlü bir antioksidan görevi görür.
Oksidatif stres bağışıklık sağlığını olumsuz yönde etkileyebilir ve çok sayıda hastalıkla bağlantılıdır (Kaynak 18).
C vitamini takviyesinin soğuk algınlığı dahil olmak üzere, üst solunum yolu enfeksiyonları, süresini ve şiddetini azalttığı gösterilmiştir ( Kaynak19).
11.306 kişide yapılan 29 araştırmanın büyük bir derlemesi, günde ortalama 1-2 gramlık bir dozda düzenli olarak C vitamini takviyesinin soğuk algınlığı süresini yetişkinlerde% 8 ve çocuklarda% 14 azalttığını göstermiştir ( Kaynak20 ).
İlginç bir şekilde, inceleme ayrıca düzenli olarak C vitamini takviyeleri almanın, maraton koşucuları ve askerler de dahil olmak üzere yüksek fiziksel stres altındaki bireylerde soğuk algınlığının% 50’ye kadar azaldığını gösterdi.( Kaynak 20 , Kayna21).
Ek olarak, yüksek doz intravenöz C vitamini tedavisinin, viral enfeksiyonlardan kaynaklanan sepsis ve akut solunum sıkıntısı sendromu dahil olmak üzere ciddi enfeksiyonları olan kişilerde semptomları önemli ölçüde iyileştirdiği gösterilmiştir. (Kaynak 22, Kaynak23).
Bu sonuçlar, C vitamini takviyelerinin, özellikle diyetleri ile yeterli miktarda vitamin almayanlarda bağışıklık sağlığını önemli ölçüde etkileyebileceğini doğrulamaktadır.
C vitamini için üst sınır 2.000 mg’dır. Tamamlayıcı günlük dozlar tipik olarak 250 ila 1,000 mg arasındadır ( Kaynak24 ).
ÖZET
C vitamini bağışıklık sağlığı için hayati önem taşır. Bu besinle takviye etmek, soğuk algınlığı da dahil olmak üzere üst solunum yolu enfeksiyonlarının süresini ve şiddetini azaltabilir.
6-15. Bağışıklık arttırıcı potansiyele sahip diğer takviyeler
Yukarıda listelenenlerin yanı sıra, bağışıklığı artırmaya yardımcı olabilecek birçok takviye vardır:
-
Selenyum, bağışıklık sağlığı için gerekli olan bir mineraldir. Hayvan araştırmaları, selenyum takviyelerinin H1N1 dahil olmak üzere influenza suşlarına karşı antiviral savunmayı artırabildiğini göstermektedir. (Kaynak42, Kaynak 43, Kaynak44).
-
B kompleks vitaminleri. B12 ve B6 dahil B vitaminleri bağışıklık için önemlidir. Bununla birlikte, birçok yetişkin bu vitaminler yetersizdir, bu da bağışıklık sağlığını olumsuz yönde etkileyebilir (Kaynak52, Kaynak 53).
Sonuç Olarak
Piyasadaki birçok takviye, bağışıklık sağlığını iyileştirmeye yardımcı olabilir . Çinko, C ve D vitaminleri, bağışıklık arttırıcı potansiyelleri için araştırılan maddelerden sadece bazılarıdır.
Bununla birlikte, bu takviyeler bağışıklık sağlığı için küçük bir yarar sunabilse de, sağlıklı bir yaşam tarzının yerini almamalı ve kullanılmamalıdır.
Dengeli bir diyet sürdürmek, yeterince uyumak, düzenli fiziksel aktivite yapmak ve sigara içmemek, bağışıklık sisteminizi sağlıklı tutmanıza ve enfeksiyon ve hastalık şansınızı azaltmanıza yardımcı olacak en önemli yollardan bazılarıdır.
Dahası, bazılarının antiviral özelliklere sahip olmalarına rağmen , herhangi birinin COVID-19’a karşı koruyabileceğini gösteren hiçbir bilimsel kanıt olmadığını unutmayın .
Yazar Jillian Kubala, Diyetisyen, Fen Bilimleri Yüksek lisans
Kaynak https://www.healthline.com/nutrition/immune-boosting-supplements
Klinik Dökümanlar